Gerçek gazeteciler asla vazgeçmez

Gerçek Gazetecilerin Kararlılığı

Meslek hayatımın 30’uncu 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü geride bıraktım dün……

Gazeteciliğe adım attığımda 26 yaşındaydım ve mimarlık diplomamı bırakarak yeni bir alana kapı aralamıştım. O zamanlar içim heyecanla doluydu.

Toplum için, insanlar adına anlam yaratabileceğim ve olumlu değişimi destekleyebileceğim bir meslekte çalışacak olmanın mutluluğuyla doluydum.

O ilk yıllarımı hala hatırlıyorum, gazetecilik ve haber yayıncılığı konularında öğrenme hevesiyle dolu ve tüm detayları deneyimlemek için çaba sarf ettim. Sadakatimiz mesleğimizeydi.

Bizim rekabetimiz haberi ilk bulan ve doğru şekilde aktaran gazeteci olmak içindi. O zamanlar gazeteci gazeteciydi ve herkes herkesle konuşabilir, sorularını sorabilirdi.

Baskı vardı, sansür vardı ve darbe yıllarında katledilen gazeteciler de vardı. Ama bugünkü durumu hiç kimse hayal edemezdi!

Günlük hayatta biz gazeteciler bile, söylenmemiş bir sözden, yazılmamış bir kitaptan ya da çekilmemiş bir filmden dolayı hapse atılmayı ve kelepçelenmeyi tahmin edemezdik.

Popülizm ve kutuplaştırmanın artması hem ülkemizi hem de dünyayı karanlığa sürüklüyor. Bu durum kimseye fayda sağlamıyor.

20 sene önce “icat edilen” ve “algı yönetimi” gibi kavramlarla bizi kimsenin kimseden haberdar olmadığı bir trol iklimine sürükleyen süreç, düşünce ve fikir çöllüğüne esir etti bizi.

Bir gazeteci olarak 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde elektronik kelepçe takılmış bir şekilde evden yayın yapmak zorunda olmam, bu düşünce ve konuşma kısıtlamasına daha fazla üzülmeme sebep oluyor.

Mesleğimiz, 84 milyon vatandaşın yararı için propaganda aracı haline getirildi. Ama gerçek gazeteciler asla pes etmeyeceklerdir.

Gazetelerimiz ve ekranlarımız siyasi erklerin, güç odaklarının veya çıkar gruplarının değil, hepimizin; yani memleketin tüm seslerinin, fikirlerinin ve en önemlisi hakikatin sesi olana kadar çalışmaya devam edecekler!

Related Posts

Fransız vatandaşları, MOSSAD ajanlığı suçlamasıyla İran’da tutuklandı: Fransa’dan İran’a tepki

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, İran’ın “İsrail istihbarat servisi MOSSAD adına casusluk yapma suçlamasıyla Fransız vatandaşları Cecile Kohler ve Jacques Paris’i tutuklamasına tepki gösterdi. Barrot, “Bahsedilen suçlamalar doğrulanırsa bunları tamamen haksız ve temelsiz olarak değerlendireceğiz” ifadelerini kullandı.

LeMan dergisine mali soruşturma

26 Haziran’da yayımlanan karikatür nedeniyle haklarında soruşturma başlatılan Leman dergisine mali soruşturma da başlatıldı. Derginin yurt dışından mali destek alınıp alınmadığı araştırılacak.

Melih Gökçek’e kötü haber! Lüks ‘lojman davası’nı kaybetti, evi boşaltacak

Eski ABB Başkanı Melih Gökçek, belediyeden kanuna aykırı şekilde satın aldığı Dikmen’deki ‘lüks lojman’ davasını kaybettiğini açıkladı. Gökçek, Yargıtay’ın bu kararı sonrası ikamet ettiği evden tahliye edileceğini de söyledi.

Erdoğan anketlerde istediğini bulamayınca partisine talimat verdi

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AKP Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda açıklamalarda bulundu. Erdoğan, “Yaz dönemin muhalefetle aramızdaki farkı açmak için fırsat olarak kullanacağız. Tam kadro sahada olacağız. Biz millet için varız. Millet ne istiyorsa onu hayata geçireceğiz” dedi.

Bursa’da deprem! İstanbul’da da hissedildi

Bursa Gemlik’te 3.9 büyüklüğünde deprem oldu. Deprem İstanbul’da da hissedildi. AFAD ve Kandilli Rasathanesi, depreme ilişkin açıklama yaptı.

Kızına devletin aracını tahsis eden rektör bu kez de eşi için bölüm taşıdı

Nevşehir Hacıbektaş Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Semih Aktekin, özel yetenek sınavıyla eşi Banu Aktekin’i 2022 yılında Güzel Sanatlar Fakültesi Cam ve Seramik Bölümü’ne başladı. Rektör Aktekin o dönemde Hacıbektaş ilçesinde bulunan seramik bölümünü eşinin daha rahat gidip gelebilmesi için Avanos ilçesine aldırdı. Eşinin mezun olmasının ardından cam ve seramik bölümü tekrar Hacıbektaş ilçesine alındı.